Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Avrupa Birliği’ne net mesajlar gönderdi.
İspanya Dışişleri Bakanı Jose Manuel Albares ile görüşmesinin ardından basın toplantısında konuşan Fidan, İspanya’nın başından itibaren Türkiye’nin AB üyelik sürecine samimi şekilde destek olan ülkeler arasında yer aldığını, AB üyeliğinin için stratejik bir hedef olmaya devam ettiğini meslektaşına bir kez daha ifade ettiğini aktararak, “Türkiye’nin AB üyelik sürecinin bazı ülkelerin kısır politik gündemlerine bırakılamayacak kadar önemli olduğunu yineledim” ifadesini kullandı.
İspanya’nın Türkiye’nin üyeliğine desteğinin her zaman tam olduğunu belirten Fidan, AB ile ilişkilerde birkaç boyutun bulunduğunu belirtti.
“Avrupa Birliği’yle kurumsal olarak başka bir ilişkimiz var”
Fidan, “Avrupa Birliği, Avrupa ülkelerinin bir üst siyasi entitesi olarak ayrı bir hükmü kişiliğe sahiptir. Avrupa ülkeleriyle birebir ayrı ilişki geliştiriyoruz, Avrupa Birliği’yle kurumsal olarak başka bir ilişkimiz var” diye konuştu.
Birçok Avrupa ülkesiyle geliştirilen ilişkilerin daha kolay olabildiğini kaydeden Fidan, AB ile ilişki geliştirildiğinde AB içerisinde oy birliğiyle alınması gereken kararlar olduğunu dile getirdi.
Fidan, bu durumun çoğu zaman Türkiye’nin aleyhine işleyebildiğine dikkati çekerek Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2023’te tekrar seçilmesiyle AB üyeliği konusunda Türkiye’nin perspektifinin değişmediğini, stratejik niyetinin ve vizyonunun aynı kaldığını yinelediğini hatırlattı.
Bu konuda Türkiye’nin irade beyanı beklediği yerin AB’nin kilit ülkeleri olduğuna işaret eden Fidan, bu ülkelerin irade beyanında bulunması gerektiğini kaydetti.
Fidan, AB’ye giriş sürecinin olduğunu anımsatarak bundan evvel siyasi iradenin ortaya konması gerektiğini vurguladı.
Türkiye ile alakalı bambaşka bir siyasal zihin hakim”
2004-2005’te böyle bir siyasi irade ortaya konduğunu hatırlatan Fidan, “Daha sonra bu siyasi iradenin erozyona uğradığını ve giderek ortadan kalktığını, bambaşka bir siyasal zihnin ve iklimin Avrupa Birliği’ne Türkiye ile alakalı hakim olduğunu gördük” ifadesini kullandı.
Fidan, AB ile ilişkilerde her iki taraf lehine de ilerletilmesi gereken alanlar arasında gümrük birliğinin güncellenmesi, vize, daha farklı ticari imtiyazlar, ve göçle mücadele meselesi gibi konuların yer aldığını dile getirdi.
Bunların AB ile yoğun bir şekilde çalışılması gereken konular olduğunu vurgulayan Fidan, bu konularda bile ciddi bir çalışmanın halihazırda zaman zaman istedikleri şekilde olmadığını söyledi.
“Ortaya çıkacak siyasi tabloya göre olaylar tekrar şekillenebilir”
Fidan, Avrupa Parlamentosu seçimlerinin bu yaz yapılacağına işaret ederek şu anda AB’de bu konuda büyük bir bekleyiş olduğunu ve ortaya çıkacak siyasi tabloya göre olayların tekrar şekilleneceğine ilişkin bir algı bulunduğunu ifade etti.
Türkiye’nin seçim sürecini takip ettiğini kaydeden Fidan, “Bizim inancımız parlamento seçimlerinin sonuçlarından bağımsız Avrupa Birliği kurumlarıyla Türkiye arasındaki ilişkilerin daha pozitif gündemle daha ileriye taşınması” dedi.
Fidan, son yıllarda özellikle bölgede gündeme gelen olayların Türkiye, AB ve NATO ilişkilerinin güvenlik perspektifini daha da ön plana çıkardığına dikkati çekerek Türkiye ile AB arasında gerek ikili düzeyde gerek NATO içerisinde güvenlikle alakalı tartışılması gereken çok ciddi konular olduğunu kaydetti.
Özellikle bölgesel ve küresel güvenlik konusunda iki tarafın neler yapabileceğinin tam tartışılmadığı değerlendirmesinde bulunan Fidan, bu tartışmanın başlatılması gerektiğini söyledi.
Fidan, bu tartışmanın sağlıklı yapılamaması nedeniyle bundan gelecek ciddi menfaati iki tarafın göremediğini, bunun ortaya çıkardığı boşluk ve risklerin çok fazla farkında olamadıklarını dile getirdi.
Fidan, iki tarafın da çok nitelikli, jeostratejik bir güvenlik iş birliği tartışmasını hem NATO içerisinde hem NATO dışında iki taraflı başlatması gerektiğine inandığını belirtti.
GÜNDEM
30 Aralık 2024SPOR
30 Aralık 2024GÜNDEM
30 Aralık 2024SPOR
30 Aralık 2024SPOR
30 Aralık 2024GÜNDEM
30 Aralık 2024GÜNDEM
30 Aralık 2024